PLASEBO ETKİSİNİN NÖROBİYOLOJİSİ

Plasebo , tedavi edilen duruma göre her hangi bir etkisi bulunmayan madde veya yöntem olarak  tanımlanmıştır. Plasebo  tıpkı bir ilaç gibi vücuda yayılan hoşnutluk hissidir. Plasebo etkisinin  gelişen nörogörüntüleme teknikleri sonucunda  etkilenen beyin bölümlerine bıraktığı etkiyi görmekteyiz. Beyindeki bölgelerin nörotransmitterlerin etkileşiminin neticesinde ortaya çıkmaktadır. Plasebonun oluşması sırasında beyindeki ödül hormonu dopominin, mutluluk hormonu serotonin salgılanması neticesinde yaşanan hoşnutluğu ve insanın iyi olacağını düşündüğündeki etkiyi plasebo etkisi olarak görmekteyiz Bu araştırmada Plasebo etkisini, yan etkilerini, beyin bölümlerindeki aktivasyonunu, nörotransmitterleri  ve plasebo etkisinin etiğini inceledik.   

PLASEBO ETKİSİ

1.1. Plasebo ve Plasebo Etkisi Nedir ?

Plasebo, tedaviye yönelik her hangi bir etkisi olmayan madde veya yöntem olarak tanımlanmıştır (Erdem ve ark. , 2013 ). Plasebo kelimesi Latincedir ve ‘placere’ kökünden gelen  ‘memnun etmek’ anlamına gelmektedir. Halk arasında ‘şeker hapı’ olarak da bilinir. Plasebo etkisi, insanların bir tedaviyi aldıklarında sadece psikolojik bir inançla iyileşebilecekleri algısına sahip olmaları durumudur. Yani, aslında tedavi edici bir etkisi olmayan bir ilaç veya tedavi yöntemi verildiğinde bile, kişilerde iyileşme görülebilir (Benetti, 2014). Plasebo semboller, anlamlar, ritüeller, kelimelerle de yapılan terapötik eylemlerin tamamıdır (Benetti, 2014). Plasebo en sık hap veya enjeksiyon şeklinde uygulanmıştır. Bununla beraber tanısal ve cerrahi bir işlem şeklinde hatta sadece bir muayene de bile plasebo etkisi oluşturulabilir. Ancak en önemli plasebo uygulaması doktorun kendisidir. Doktorun görünüşü tavırları, kendinden emin hareketleri plasebo için zemini hazırlar (Ertaş ve Tuğrullar,1991).  Bu etki sistemini koşullanma, ödül ve beklenti kuramları ile açıklanmaya çalışılmıştır. Bu süreçte duygudurum bilişsel süreç ve motivasyonun etkisi büyüktür ( Erdem ve ark. , 2013 ). Beklenti kuramına göre beklenti fizyolojik tepki ortaya çıkartıtır. Yani kendini gerçekleştiren kehanet gibi uygun cevaplar ortaya çıkartır. 1950 de Wolf tarafından yapılan çalışmayla beklenti kuramı desteklenmiştir. Çalışmada hastalara kusmayı engelleyen şekerli su verilmiş. Plasebo grubunda kusmaların azaldığı gözlemlenmişitir (Özdemir, 2013). Koşullandırma terimi, katılımcının aktif bir tedavinin yürütüldüğüne inanması ve sahte bir tedavinin yürütülmesiyle ağrı uyaranlarındaki gizli azalma arasındaki ilişkiyi değerlendirir (Wager ve ark. ,2009). Beklenti ne kadar yüksekse plasebo o kadar yüksek, potansiyel olarak ileride ilaç kullanımıyla ilişkili koşullandırma etkileride bir o kadar yüksektir (Salonia, 2010).

Plaseboyu Amerikalı anestist Henry Knowles Beecher  İkinci Dünya Savaşında İtalya’nın Güneyinde cephe de ağrı kesici morfin stoklarının bitmesi ile bir ameliyattan önce yaralı bir askere tuzlu su enjekte etmesi ile asker sıvının morfin olduğunu düşünüp ağrı hissetmediği görüldü (Howick, 2019).  Bu olay üzerine plaseboyu  keşfeden Dr.Beecher ameliyattan önceki anesteziyi düşünebilen herkesin yönetebileceğini savundu. Beecher, 2. Dünya Savaşı’ndan sonra yoğun bakım ünitesinde ve ameliyathanede ölme riski yüksek olan hastalarla çalıştı Bu nedenle, beynin işlevi,  elektrofizyolojik yönleri, ağrı ve onun ıstırapla ilişkisi, zihinsel işlevi etkileyen ilaçlar ve son olarak merkezi sinir sisteminin ölümdeki yerini çalıştı (Gravenstein,1998 ).

1.2. AĞRI TEDAVİSİNDE PLASEBONUN  ETKİSİ

Plasebo etkisi ilk olarak ağrı çalışmalarında açığa çıktı. Şuanki çalışmalarda da ağrı üzerine ağırlık verilmektedir. Nörogörüntülemelerin sonucunda beyinde ağrının hissedilen yerlerine nöromatriksadı verilmiştir.Bu bölgeler şu şekildedi; talamus, sekonder somatosensoriyal, insula, profrontel korteks, anteriorsingular korteks ve amigdala (Erdem ve ark. , 2013).  Genel tıp dallarında, tanım güçlüklerine ve  tartışmalara rağmen plasebo etkisinin varlığı genel kanı  olarak kabul edilmiştir. Şu an ki tartışmanın özü hangi hastalıklara ne derece iyi geldiğidir. 1959 yılında meme içi atardamar cerrahi ameliyatında  dikilen damarların yanlış olmasına rağmen bazı hastalarda plasebo etkisi ile iyileşmeler görülmüştür. Astım, ülser, zona tedavilerinde de yüzde altmış altı iyileşme gözlemlenmiştir (Göka, 2002). Psikiyatrik rahatsızlıklarda plasebo etkisinin daha etkili olduğu görülmüştür. Bu güne kadar yapılan araştırmalarda  akut şizofrenide genellikle etkili,  şizofrenide   %30-45, bipolarda  yinelemelerin önlenmesinde %30, yaygın anksiyete bozukluğunda bu oran %65’e kadar yükseldiği görülmüştür (Göka, 2002). Parkinson hastalarında yapılan bir çalışmada plasebo etkisinin o dakikalar içerisinde göstermeye başlamış ve değişimlere neden olmuştur (Özdemir, 2013). Plasebo etkisi hastalıktan hastalığa, ülkeden ülkeye hatta bölgeden bölgeye bile değişiklik gösterir (Göka, 2002).

1.3. PLASEBONUN YAN ETKİSİ NOSEBO

Nosebo latince noceo fiilinden türemiş olup ‘zarar vereceğim’ anlamına gelir. Plasebo uygulaması esnasında istenmeyen neticeler vermesine nosebo denir (Ertaş ve Tuğrullar,1991). 109 çalışmanın  plasebo yan etkilerinin oranının %19 sıklıkta olduğu görülmüştür. En sık görülen yan etkiler; baş ağrısı, sinir hali, uykusuzluk, mide bulantısı olduğu gözlemlenmiştir (Göka, 2002). Bazı araştırmada ise %40 oranında nosebo görüleceği ortaya atırlmıştı (Ertaş ve Tuğrullar,1991).

1.4. PLASEBO VE ETİK

Plasebo sadece hastayı hoşnut etmek için değil aynı zamanda iyileştirmek ve yararlı olabilmek  içinde kullanılır. Eğer hastalık için etkin çözümlü bir ilaç var ise bunun yerine plasebo verilmesi aktif ilaçtan mahrum bırakılması hastaya zarar verici bir uygulama olur. Hastalara plasebo etkisinin varlığı söylenirse aktif ilaçlara karşıda bir güvensizlik oluşturabilir. Plasebonun günlük kullanımında vakti olmayan doktorlar ve ilaç seven hastalar için saf olmayan plasebo kullanımı yaygınlaşır ve ilaç kullanımını yaygınlaştığı görülür. Ancak başka seçenek bulunmayan hastalar için veya ilaçların etkisini kuvvetlendirmede sağladığı yararlarda göz ardı edilemez. .(Ertaş ve Tuğrullar,1991)

PLASEBO VE NÖROBİLİM

2.1. PLASEBO VE BEYİN AKTİVASYONU

Nörogörüntülemelerde plasebo, hormonlar, nörotransmitterler ve  beyin aktivasyonun üzerinde aktif değişiklikler oluşturduğu gözlemlenmiştir. Bu görüntülemelerin neticesinde plasebonun ilaçların etkisini taklit ettiği, ilaçların beyindeki uyaranların aynı beyin bölümlerini uyardığı gözlemlenmiştir. Weger ve arkadaşlarının yaptığı kola elektirik şoku vermelerinin ardından plasebo kremi sürmelerinde hastaların ağrılarının hafiflediği gözlemlenmiş ve bu çalışmadaki  FMRI sonuçlarında  medial profrontal korteks, dorsolateral profrontal korteks ve periaqeaduktal gri bölgedeki hareketlenmenin artışı gözlemlenmiştir( Erdem ve ark. , 2013 ).

2.2. PLASEBO VE NÖROTRANSMİTTERLER

 Plasebo etkisi beyindeki bölgelerin nörotransmitterlerin etkileşiminin neticesinde ortaya çıkmaktadır. Plasebonun oluşması sırasında beyindeki ödül hormonu dopominin salınımı ile bireyde olumlu duygu artışı gözlemlenir. Bununle birlikte serotonin ve norepinefrin gibi hormonlarda plasebo etkisinde etkin rol oynar. Bu hormonların salınımı sonrası dikkat seviyesi artmış motivasyon artımı da gözlemlenmişti. Seratoninin salınımında ise kişiye mutluluk ve duygu durumunda olumluluk gözlemlenmiştir (Benetti, 2014).

 SONUÇ

Günümüzde plasebo etkisinin tartışılan  kısmı plasebo etkisi var mı yok mu değil, hangi hastalığa ne derece iyi geldiği konusudur. Yapılan araştırmaların neticesinde cerrahi rahatsızlıklarda dahil  her rahatsızlığa bir etkisi olduğudur. Özellikle psikiyatrik rahatsızlıklara iyi geldiği bilinmekle beraber şizofreni, anksiyete, bipolar gibi rahatsızlıklara da belli oranlarda iyi geldiği çıktısına ulaşılmıştır. Araştırmaların sonucuna göre plasebonun yan etkileride görülmüştür. Baş ağrısı, mide bulantısı, dikkat eksikliği gibi yan etkileri gözlemlenmiştir. Bunların tamamı ‘zarar vermek’ anlamına gelen nosebo olarak tanımlanmıştır. Sonuç olarak gelinen nokta plasebo etkisinin yadsınamaz etkisidir.

 

KAYNAKÇA

Benedetti, F. (2014). Placebo Effects: Understanding the Mechanisms in Health and Disease. Oxford University Press.

Eur Urol. 2010 Nov;58(5):792-3. Doi: 10.1016/j.eururo.2010.08.018. PMID: 21414856

Erdem, M., Akarsu, S., & Gülsün, M. (2013). Plasebo etkinin nörobiyolojisi. Psikiyatride Güncel Yaklaşımlar5(3), 299-312.

Ertaş, M., & Tuğlular, I. (1991). PLASEBO-NOSEBO. Klinik Psikofarmakoloji Bülteni1(3).

Göka, E. Plasebo Kavram› ve Plasebo Etkisi. Türk Psikiyatri Dergisi 2002; 13(1):58-64

Gürün, M. S. Ağrı Tedavisinde Plasebo Analjezi-Nosebo Hiperaljezi.,Ankem Dergi 2011;25(Ek 2):190-191

Howick, J. (2019). Doktor Sensin. SALON YAYINLARI.

S. Gravenstein; Henry K. Beecher : The Introduction of Anesthesia into the University. Anesthesiology 1998; 88:245–253 doi: https://doi.org/10.1097/00000542-199801000-00033

Özdemir, S. (2013). Dermatolojide Telkinle Tedavi.

Salonia A. Words of wisdom. Re: Biological, clinical, and ethical advances of placebo effects. Eur Urol. 2010 Nov;58(5):792-3. Doi: 10.1016/j.eururo.2010.08.018. PMID: 21414856.

Wager, T. D., Atlas, L. Y., Leotti, L. A., & Rilling, J. K. (2011). Predicting individual differences in placebo analgesia: contributions of brain activity during anticipation and pain experience. Journal of Neuroscience, 31(2), 439-452.